haber

Nilüfer’de kadını-erkeği şiddete ‘hayır’ dedi



Nilüfer Belediyesi kadına yönelik şiddete dikkat çekmek için Nilüfer Kent Konseyi ile birlikte bu yıl da bir dizi etkinlik düzenledi. İlk olarak gündüz saatlerinde kadınlar, FSM Bulvarı Hastane Alanı’nda buluşarak Konak Kültürevi’ne kadar yürüdü. Makyaj yaparak şiddetin izlerini gözler önüne seren kadınlarla, yürüyüş sırasında engellilerin de ön sıralarda destek vermesi dikkat çekti. 
Kadınlar adına bu anlamlı günde basın açıklamasını Nilüfer Kadın Meclisi Başkanı Türkan Şen yaptı. Kadına yönelik şiddetin her anlamda dünyanın her yerinde devam ettiğini belirten Şen, “Gelişen ve değişen dünyada yerinde kalan tek şey kadına şiddet. Maalesef kadına yönelik saldırı ve şiddet sürekli devam ediyor. Yapılan tüm araştırmalar göstermektedir ki, kadına yönelik şiddetin birinci faili kocalar, sevgililer, babalardır. Sadece bu yılın ekim ayında 10 kadın ve bir bebek öldürüldü. 16 kadın ve kız çocuğuna tecavüz edildi. Bu cinayetler gündemi fazlasıyla meşgul ediyor. Kadına yönelik şiddetin ortadan kaldırılması devletin ilgili kurumlarıyla sorumluluk üstlenmesi ve sosyal politikaların yaşama geçirilmesiyle mümkün olacaktır. Evde, sokakta, işyerinde, gözaltında yaşanan, kadına yönelik şiddetin sorumlularının yargılanmasını istiyoruz. Geleceğimiz için, bedenlerimiz için, psikolojik sağlığımız için şiddete son diyoruz” dedi. 
Etkinlikler çerçevesinde akşam saatlerinde erkekler de şiddete karşı yürüyüş düzenledi. Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Şazi Çavuşoğlu, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin, Nilüfer Belediyesi Meclis Üyeleri ve çok sayıda Nilüferli erkek katıldı. FSM Bulvarı’ndaki hastane alanından Konak Kültürevi’ne kadar slogan atarak yürüyen grup, burada bir basın açıklaması yaptı. 

52 yıl önce başlayan mücadelenin günümüzde hiçbir şeyi değiştirmediğini kaydeden Çavuşoğlu, “Günümüzde yapılan uyarılara ve alınan önlemlere rağmen kadınlar şiddet görmeye devam ediyor. 2012 yılının ilk 10 ayında 137 kadın öldürüldü, 106 kadın tecavüze uğradı. 195 kadın şiddete, 117 kadın tacize maruz kaldı. Biz erkekler toplum, devlet ve aile tarafından öğretilmiş erkekliğe karşı çıkabiliriz. Bundan böyle biz, bir grup erkek olarak, her 25 Kasım günü bir araya gelip sürdürülen cinsiyet temelli eşitsizlik koşullarını, sadece dayakla simgeselleşen şiddeti değil, aynı zamanda taciz, cinsel istismar, tecavüz, psikolojik ve ekonomik şiddet gibi kadına yönelik her türlü eril şiddeti protesto etmeye ve erkek cinayetlerini teşhir etmeye devam edeceğiz. İlan ediyoruz ve diyoruz ki taciz, tecavüz, şiddet, cinayet erkeklikse, biz erkek değiliz!” diye konuştu. 

Açıklamanın ardından yürüyüşe destek veren Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de hiçbir topluma yakışmayan, gündeme gelmesi bile utanç verici olan bir konuyla ilgili tepki göstermek için bir arada olduklarını ifade etti. Başkan Mustafa Bozbey, “İçinde bulunduğumuz yüzyılda, tüm Dünya gibi Türkiye de baş döndüren bir ilerleme yaşıyor. Teknolojide, bilimde hızla ortaya konulan gelişmelere ayak uyduruyor. Ancak ne hikmetse, tüm bu “çağdaş”lık göstergeleri konu şiddet olduğunda bizleri tarih öncesi çağlara taşıyor. Kadınlar, hala şiddet görüyor. Ne yazık ki Türkiye’de 2007 yılında yapılan bir araştırma, her üç kadından birinin fiziksel şiddet gördüğünü ortaya koyuyor. Nilüfer Belediyesi olarak bir araştırma yaptırdık. Bu araştırmaya göre, Bursa’da çalışanların %50,9’u işyerinde mobbinge maruz kaldığını söylüyor. Çalışanların %13,4’ü bu uygulama ile haftada en az 1 kere karşılaştığını ifade ediyor. İşte bu nedenle, Nilüfer Belediyesi olarak, şiddetin her türlüsüne dikkat çekmek istiyoruz ve her zaman eşitlikten yanayız” diye konuştu. 

Açıklamaların ardından yürüyüşe katılanlar şiddetin anlatıldığı sokak sergisini gezdi. Her iki yürüyüş sonrasında Nilüfer Belediyesi Kültür Müdürlüğü’nde görevli tiyatro eğitmeni olan Seçkin Kaymaz’ın yönetmenliğini üstlendiği Sessiz Çığlık adlı oyun sahnelendi. Fabrikada çalışan kadınları, toplu konutlardaki anneleri, İtalya'da insanca şartlar sunmadığı için kapatılıp Türkiye'de açılan fabrikaları, gece yolu kesilen kadınları yani sıradan insanları konu alan oyun ilgiyle izlendi.