“Kadın ve erkekler aynı yerde farklı biçimlerde yaşarlar farklı deneyimleri vardır,” diyen Eşitlik Birimi Sorumlusu Canan Kızılaltun, kadınlar, erkekler ve engelliler; kenti, mahalleyi köyü, sosyal mekanları, sokakları, parkları aynı biçimde kullanmazlar çünkü kullanamazlar. Sorunları, ihtiyaçları ve beklentileri birbirlerinden farklıdır” dedi. Kızılaltun, toplumsal cinsiyet kalıpları gereği kadınlara biçilen rollerden dolayı örneğin tüm bakım işleri hasta, engelli, yaşlı, çocuk kadınların üzerinde olduğu için, özellikle yerel yönetimlerin sundukları hizmetlere erişimlerinde sorunlar yaşandığını ifade etti. Kızılaltun, “Bu sorunları gidermek için de geçici özel önlemler alınmalı. Tüm mekanlar, binalar ve parklar kadınların, engellilerin kullanabileceği gibi düzenlenmeli. Eğer bir alışveriş merkezine emzirme odası koymazsanız o alışveriş merkezinden kadınların ve erkeklerin faydalanmasını maalesef eşit olarak sağlayamazsınız. Ya da kadınların iş hayatında yer almalarını sağlamak için üzerlerindeki bakım işlerini almanız gerekir. Kreşler, engelli bakım merkezleri, yaşlı bakım merkezleri gibi yerler açmak ve kadınların bakım işlerini paylaşmak; iş hayatında yer almalarına ya da siyaset yapmalarına olanak sağlamak demektir,” açıklamasını yaptı.