Nilüfer Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü Hayvan Bakım ve Tedavi
Merkezi verdiği her türlü klinik hizmetlerinin yanı sıra sokak hayvanlarını da
sahiplendirerek önemli bir sorunu ortadan kaldırıyor. Evcil hayvanlar için
pansiyon hizmeti de veren merkez, bırakılan evcil hayvanları misafir ederken,
hayvan sahiplerine rahat hareket edebilme imkanı sunuyor.
Nilüfer Belediyesi, kendisine bağlı Veteriner İşleri Müdürlüğü Hayvan
Bakım ve Tedavi Merkezi’nin çalışmaları ve hizmetleriyle de örnek oluyor. 2003
yılında yerel yönetimler bazında hayvan tedavi ve bakım merkezi adı altında
kurulan merkez bu alanda Türkiye’de ilkler arasına girmeyi başarmış.
Klinik, tedavi, yoğun bakım, sokak hayvanlarının kısırlaştırılması,
sahiplendirme ve pansiyon hizmetleriyle dikkat çeken merkez, nitelikli
kadrosuyla yılda 2 bin civarında klinik hizmeti verirken, sadece geçtiğimiz yıl
bine yakın sokak hayvanını sahiplendirmiştir.
Yapılan çalışmalar
ve tesis hakkında bilgi veren Nilüfer Belediyesi Veterinerlik İşleri Müdürü
Mürsel Büyükçoban, Nilüfer Hayvan Bakım ve Tedavi Merkezi’nin nitelik ve
işlevlerini şu sözlerle ifade ediyor: “Yerel yönetimler bazında Türkiye
standartlarına göre çok donanımlı bir merkezimiz var. Yoğun bakım, tedavi
klinikleri, operasyon ve izleme müşaade salonu, laboratuarı ve röntgen
bölümüyle birçok alanda hizmet verebiliyoruz. Ülkemizde sokak hayvanlarının
kontrol altına alınması büyük bir sorun. Yılda yaklaşık 2 bin civarında klinik
hizmeti veriyoruz. 2011 yılında bin aşılama, 913 sahiplendirme, 980
kısırlaştırma ve 132 pansiyon hizmeti verdik.”
Dahiliye ve Genel
Cerrahi uzmanlarından oluşan cerrahi kadro tarafından önemli operasyonlara imza
attıklarını kaydeden Büyükçoban, merkezde yeni doğan yavrulara da kucak
açtıklarını söylüyor. Merkezin en büyük amacının sokak hayvanları
sahiplendirmek olduğunu vurgulayan Büyükçoban “Biz yavrulu annelerin
kendilerini ve yavrularını kısırlaştırarak doğaya geri dönmelerini veya
sahiplendirmeyi sağlıyoruz. Neticede onlar da bir can ve biz bu canlara sahip
çıkmalıyız,” diyor.
Nilüfer Belediyesi’nin Alaaddinbey hizmet binasının hemen yanı başında yer alan
merkezde, kedi ve köpeklerin bulunduğu kafesleri incelediğinizde birbirinden
çeşitli ırklar ve cinslerle karşılaşmanız mümkün. Çoğu ise hayvalardan çok
insanların şiddetine maruz kalmış ve tedirginlikleri her hallerinden belli oluyor.
Onlar açısından insanlarla yaşamanın en zor yanlarından biri ise kuşkusuz maruz
kaldıkları trafik kazaları. Merkezi gezdirirken bir av köpeğinin kafesi önünde
duran Mürsel Büyükçoban, bu av köpeğinin geçtiğimiz hafta trafik kazası
geçirdiği için merkeze getirildiğini ve ayağına platin takıldığını söylüyor. 3
ayağı ile yaşaması imkansız olan ve “umutsuz vaka” olarak merkeze getirilen bu
av köpeğinin sağlığına kavuşması onu da çok sevindirmiş.
Büyükçoban’a göre sokak hayvanlarının kent yaşamında sorun haline gelmesinin nedenlerinden biri de sahiplenmek için alınan evcil hayvanların bir süre sonra sokağa bırakılmaları. Bu konuda hayvanseverleri uyaran Büyükçoban, “Hayvanseverler sahiplenmeden önce iyi düşünsünler. Yaz aylarında alınan hayvanlar okullar açılınca sokağa bırakılıyor ve kent yaşamı için sorun haline geliyorlar. Aslında onlarda sevgi ve şefkatle yaşıyorlar. Geçici hevesle değil kalıcı kararla hareket edelim. Bakamayacağımız hayvanların canlarını tehlikeye atmayalım,” diye konuştu.