Nilüfer’den çarpıcı araştırma
İnsan sağlığı üzerindeki etkileri bilimsel araştırmalarla ortaya konan baz istasyonları ve yüksek gerilim hatları konusunda duyarlılıklarının altını çizen Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, elektromanyetik kirlilikle mücadele konusunda kurum olarak yalnız kaldıklarını ifade etti. “İlgili kurumların özellikle de yerel yönetimlerin, elde ettiğimiz sonuçları dikkate almasını umuyoruz” diyen Bozbey, Nilüfer Belediyesi olarak Türkiye’de ilk kez yeni bir uygulamaya imza atarak, ilçede gerçekleştirilecek yeni iskan ve imar planlarında yüksek gerilim hatları ile ilgili bina yaklaşım mesafesinin dikkate alınacağını, bu sayede EMA etkilerini gelişmiş ülkelerdeki seviyeye indirerek güvenlik koridorları oluşturacaklarını açıkladı.
Nilüfer Belediyesi, Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Çerezci önderliğinde yürüttüğü “Elektromanyetik Alan ve Sağlık Etkileri” konulu araştırmada elde ettiği verileri kamuoyu ile paylaştı. Nilüfer Belediyesi NİLPARK hizmet binasında düzenlenen basın toplantısında, Türkiye’nin göz ardı ettiği, ancak sayıları ve yaydıkları elektromanyetik şiddeti her geçen gün artan baz istasyonları ile yüksek gerilim hatlarının oluşturduğu tehdit gözler önüne serildi.
“Son 5 yıllık dönemde insanlarımızın ne derece elektromanyetik kirliliğe maruz kaldıklarını araştırdık, sonuçlarını paylaşarak, risklere karşı önceden önlem almayı görevimiz olarak kabul ettik” diyen Bozbey, çalışmalar kapsamında; isteyen Nilüferlilerin evlerinde ücretsiz olarak elektromanyetik radyasyon ölçümleri yapıldığını, 20’si okullarda olmak üzere 93 adet yüksek gerilim ve 228 adet baz istasyonu kaynaklı toplam 321 adet ölçüm gerçekleştirildiğini, sonuçların Nilüfer Belediyesi’nin web sayfasında açıklandığını ve elde edilen verilerin bilimsel bir araştırma olarak yayınlandığını kaydetti.
Bozbey’e göre bu çalışmaların ışığında ortaya çıkan en önemli sonuç ise; “Tükiye’de insan hayatının ucuz ve önemsiz görüldüğü gerçeği.” Türkiye’de baz istasyonu ve yüksek gerilim kaynaklı elektromanyetik alan seviyesi için belirlenen üst limitler İtalya, İsviçre, Rusya ve Çin gibi ülkelerin çok daha üzerinde.
“Türkiye’deki limitler çok yüksek”
Prof. Dr. Osman Çerezci’nin verdiği bilgiye göre bu ülkelerde yüksek gerilim için belirlenen ortalama değer 2 birimin altındayken, bu limit Türkiye’de 200 birim olarak belirlenmiş. Baz istasyonlarında da durum farklı değil. Türkiye’de 60 birime kadar izin verilen elektromanyetik etki değerinin, Dünya Sağlık Örgütü’ne göre 1’in altında olması gerekiyor.
Prof. Dr. Çerezci, yıllar boyunca süren ve Nilüfer’deki her baz istasyonu çevresi ile yüksek gerilim hatları doğrultusunda yapılan ölçümler sonunda ilçenin elektromanyetik kirlilik haritasını çıkarttıklarını da açıkladı. Harita üzerinde elektromanyetik ışımanın yoğun olduğu gölgeleri gösteren Çerezci, Bursa’daki nüfusun yoğun olduğu diğer ilçelerde durumun daha da vahim olduğunu ifade etti.
Proje ortaklarından Uludağ Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kayıhan Pala ise elektromanyetik alanların insan üzerinde keyifsizlik, yorgunluk hissi, hafıza kaybı, baş ağrısı, kalp atışı ve kan kimyasında değişim, sindirim ve dolaşım sistemi sorunları gibi etkilere neden olduğunu ifade etti. Pala, Halk Sağlığı Uzmanları Derneği’nin 2011 yılında yayımladığı bilimsel araştırma sonuçlarına göre baz istasyonlarının yakınında yaşayan insanlarda kansere bağlı ölüm hızının yaklaşık 2 kat fazla olduğunu belirtti.
