Kadınlar eşit ve özgür bir dünya için Heykel’de

Kadınlar, “Eşit yaşam koşullarının sağlandığı bir dünyayı kurana kadar durmayacağız” diyerek hayatın her alanında var olmaya devam edeceklerini haykırdı. Kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal eşit haklar için mücadelesine ve başarılarının kutlanmasına adanan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Bursa’da da kadınlar sokaktaydı. Nilüfer Belediyesi ve Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin birlikte düzenlediği yürüyüş geniş katılımla gerçekleşti.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü Yürüyüşü FSM Caddesi’nde Nilüfer Kent Konseyi önünden başladı. CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Kayışoğlu, Nilüfer Belediye Başkanı ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey’in eşi Seden Bozbey, Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi Üyeleri, Nilüfer Belediyesi’nin kadın çalışanları ve çok sayıda sivil toplum örgütünden kadınlar yürüyüşe katıldı.

Kadınlar ellerinde “Çocuk istismarına son”, “Yaşasın kadın dayanışması”, “Kadınlar vardır öz savunma haktır” yazılı pankartlarla, şarkılar ve sloganlar eşliğinde Üç Fidan Gençlik Parkı’na kadar yürüdü. Yüzlerce kadın daha sonra basın açıklaması yapmak üzere Üç Fidan Parkı’ndan otobüslerle Heykel’e çıktı. Bütün kadınlar adına açıklamayı, Heykel’de, Bursa Kent Müzesi önündeki alanda Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Nergiz Döner yaptı.

“BİZ HER YERDEYİZ”

8 Mart’ın kadınların dayanışma, mücadele, birleşme ve çoğalma günü olduğunu söyleyen Nergiz Döner, şöyle konuştu: “Emeği ve yaşamı üreten biz kadınlar, eşit ve özgür bir dünya istiyoruz. Bizi sosyal yaşamdan dışlamaya çalışan, eve hapseden, emeğimizi, işimizi görünmez kabul eden, hangi saatte, nerede olacağımızdan tutun da ne giyeceğimize kadar karışan tüm zihniyetlerin karşısında “Biz her yerdeyiz!” demek için bir araya geldik.”

Uluslararası sözleşmelere, kanunlara ve yasalara rağmen dünyanın her yerinde kadınların şiddete ve ayrımcılığa uğradığına vurgu yapan Nergiz Döner, Türkiye’de de kadına yönelik şiddetin her geçen yıl arttığına, her gün onlarca kadın ve çocuğun, taciz, tecavüz ve aile içi cinsel şiddete maruz kaldığına dikkat çekti. 2019 yılının sadece Ocak ayında 43 kadının öldürüldüğünü vurgulayan Döner 2018 yılında ise 440 kadının öldürüldüğünü ve 317 kadına cinsel şiddet uygulandığını, 1217 çocuk istismarının basına yansıdığını, 26 çocuğun ise öldürüldüğüne dikkat çekti.

Kadınlar olarak dünyayı değiştirecek güce sahip olduklarına inandıklarını belirten Döner açıklamasını şu sözlerle bitirdi: “Şiddetten arınmış, kadın-erkek eşitliğinin anayasal güvence altına alındığı; sınıfsız, sömürüsüz, savaşsız ve adil bir dünyada yaşamak istiyoruz. Barıştan yana, adaletten yana, eşitlikten yana olan umudumuzu kaybetmeyeceğiz. Bir gün daha görmezden gelinmeyecek, yok sayılmayacağız. Kadının, erkeğin eşit olduğu, eşit yaşam koşullarının sağlandığı bir dünyayı kurana kadar durmayacağız. Dünyanın yarısını oluşturan biz kadınlar, hayatın her alanında vardık, var olacağız. Yaşasın kadın dayanışması.”

GAYDA İSTANBUL’DAN KONSER

Açıklamanın ardından alanda Gayda İstanbul grubu konser verdi. Çok sayıda kadının izlediği konserde, Gayda İstanbul seslendirdiği parçalarla herkesi müziğin güzelliğiyle buluşturdu. Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in eşi Seden Bozbey de kadınları birleştiren konser için Gayda İstanbul üyelerine teşekkür ederek çiçek verdi. Kısa bir konuşma da yapan Seden Bozbey, “Eşim Mustafa Bozbey adına bütün kadınların, Kadınlar Gününü kutluyorum. İnanıyorum ki önümüzdeki sene de yine bu alanda Kadınlar Günü’nde hep birlikte olacağız. Özellikle şunu söylemek istiyorum; kadınların her zaman söyleyecek sözü değiştirecek gücü vardır” dedi.

ÖYKÜ ARİN’İN ANNESİ’NDEN MEKTUP

Bu arada konserde duygu dolu anlar da yaşandı. Gayda İstanbul’un solisti Fehmiye Çelik, lösemi hastası 3,5 yaşındaki Öykü Arin’in annesi Eylem Yazıcı’nın kadınlara yazdığı mektubu okudu. Mektubunda 8 Mart’ta meydanlarda olan kadınların yanında olamadığı için üzgün olduğunu söyleyen Eylem Şen, bütün kadınlardan şu sözlerle destek istedi: “Canım kızıma, Öykü Arin’ime Mart ayında nakil yapılması planlanıyordu fakat uygun donör henüz bulunamadı. Doktoru bize 1 ay daha süre verdi ve Nisan’ın ikinci haftasına kadar uygun donörü bulmak için çalışabileceğiz. 8 Mart, bu sene benim için başka bir ümidi de taşıyor. Belki de canım kızımın hayatını kurtaracak olan donör 8 Mart’tan çıkabilir. 8 Mart etkinliklerine ve eylemlerine katılan kadınların Kök Hücre Bağışı kampanyasını büyütmek üzere elimizden tutacağını ümit ediyorum. Eğer kök hücre bağışı için henüz donör olmadıysanız Kızılay’a gidin ve donör olun. Kampanyamıza katılarak bize, canım kızım Öykü Arin'ime ve tüm lösemi hastalarına umut olun. Kadınlar Birlikte Mücadele Ederse Öykülerin Kirpiği Yere Düşmeyecek.”