haber

Nilüfer’in Hikayesi ikinci cilt kitabı okurla buluştu

Nilüfer Belediyesi tarafından hayata geçirilen sözlü tarih ve araştırma projesinin ikinci cilt kitabı “Nilüfer’in Hikayesi”nin tanıtımı yapıldı. Toplam 44 mahallede yaklaşık 500 sözlü tarih tanığının görüşme kayıtlarının yer aldığı çalışmanın tanıtım töreninde fotoğraf ve hikayelerden oluşturulan sergi de izlenime açıldı.

Nilüfer’in 8 bin 500 yıl öncesine dayanan  geçmişi, oluşturulan sözlü tarih projesinin ikinci cildiyle kentliyle buluşmaya devam ediyor. Nilüfer Belediyesi tarafından yapılan çalışmalar sonucu kitaplaştırılan ‘Nilüfer’in Hikayesi’nin ikinci cildi 7 yıl aradan sonra okurlarla buluştu. Nilüfer Belediyesi Halk Evi önünde yapılan tanıtım törenine Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Bursa Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cafer Çiftçi, Bursa Uludağ Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sezai Sevim, Nilüfer Belediyesi Başkan Yardımcıları, muhtarlar ve davetliler katıldı.

Törende konuşan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Nilüfer’in uzun yıllara dayanan geçmişi olduğunu ve farklı uygarlıklardan izler taşıdığını belirtti. Başkan Turgay Erdem, “ Nilüfer, tarih öncesine ait izleriyle yerleşik yaşama geçtiği bilinen en eski köy topluluklarına, Antik Çağ Anadolu halklarından biri olan Mysialılar’a, Yunan Tanrısı Apollon adına kurulan yerleşimlere, Bizans yerleşimlerine, Osmanlı dönemine ait pek çok esere ve zengin kültürlere ev sahipliği yapmış bir kent. Ancak bu coğrafyadaki zengin kültürel mirası geleceğe taşıyacak kapsamlı tarih araştırmalarına ne yazık ki yeterince sahip değiliz. O nedenle bu bölgede kültürel mirasımızı geleceğe taşıyacak bir sözlü tarih çalışması gerçekten çok kıymetli.  “Nilüfer’in Hikayesi” bu ihtiyaçtan doğdu ve ilk cildi 7 yıl önce yayınlandı. Ancak ilçenin küçük bir kısmını kapsıyordu, o nedenle hemen ardından ikinci cildi hazırlanarak, toplam 44 mahalleyi kapsayan bir sözlü tarih çalışması tamamlandı. Bu çalışmaya paralel gerçekleştirilen çekimlerle de 44 bölümlük bir belgesel dizisi hazırlandı. Bizler de Nilüfer’in tarihine ışık tutarak büyük bir boşluğu dolduran ve büyük ilgi gören bu değerli çalışmanın yeniden basımını yaparak, daha geniş kitlelere ulaştırmak istedik” dedi.

Çalışmanın Nilüfer’in bilinmeyen birçok hikayesini geleceğe taşıdığını ifade eden Turgay Erdem, “Çok büyük emeklerle ortaya çıkarılan bu çalışmayı sizlerle buluştururken, bu değerli eseri ortaya çıkaran arkadaşlarıma da teşekkür etmek istiyorum. Başta Proje Danışmanı Prof. Dr. Yusuf Oğuzoğlu, Öğretim Üyesi Sezai Sevim ve Proje Koordinatörü Onur Ulutaş olmak üzere, sahada ve masa başında bu işe büyük emek veren, titiz bir çalışmayla kentin tarihine ışık tutan değerli araştırmacılara, akademisyenlere, öğrenci arkadaşlarımıza gönülden teşekkür ediyorum. Nilüfer’de çok değerli bir eser kazandırdınız” diye konuştu.

Bursa Uludağ Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sezai Sevim de projenin önemine dikkat çekerek, “Bu proje Nilüfer’in geçmişine ışık tutacak. Geçmişi geleceğe taşıyan bir eser ortaya çıktı ve atalardan gelen bilgiler burada kayıt altına alındı. Emeği geçenlere teşekkür ederim” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin en büyük sözlü tarih arşivlerinden biri ortaya çıktı

Törende konuşan Proje Koordinatörü ve kitapların yazarı Onur Ulutaş da projenin içeriği hakkında detaylı bilgiler verdi. Yapılan çalışmayla Türkiye’nin en büyük sözlü tarih arşivlerinden birinin ortaya çıktığını ifade eden Ulutaş, “Coğrafya, nasıl ulusların, toplumların ve bireylerin var olabilmeleri için gerekli mekan ise, tarih de bu gerekliliğin düşünsel ve söylemsel bir mekanıdır aslında. 10 yıl önce otel, kent olarak anılan bir ilçenin, Nilüfer’in kimliğinin üzerinde biriken tozları temizleyerek, sahip olduğu değerleri ortaya koymak üzere yola çıktık. Nilüfer” in hikayesi içinde bir kez daha gördük ki, kentleri kent yapan, içinde yaşayan insanlardı . Onlar kendi hikayelerini Nilüfer’in hikayesi ile birleştirmişlerdi. Kimileri çok eskiden- kimileri yeni gelmişti. Kimileri ise sessizce çekip gitmişti. Bu kentin kimliğini ortaya anlatabilmek amacıyla ilk olarak sözlü tarih ve araştırma yöntemini kullandık. Çalışmanın ilk cildinde yer alan 21 yerleşim hakkında bilgi edinebilmek amacıyla birçok devlet arşivi, kütüphane, gazete, süreli yayın, araştırma eserleri, fotoğraflar ve raporlar gibi dökümanları taradık. Toplamda 44 mahallede yaklaşık 500 kişi ile binlerce saat sözlü tarih görüşmeleri gerçekleştirdik. Böylece 44 bölümlük bir belgesel dizi ile Türkiye’nin en büyük sözlü tarih arşivlerinden biri ortaya çıktı” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından projeye katkı sunanlara Başkan Turgay Erdem teşekkür plaketi verdi. Katılımcılar daha sonra fotoğraf ve hikayelerden oluşturulan sergiyi gezerek tarihsel bir yolculuğa çıktı.