Usta yazar Yaşar Kemal Nilüfer’de çeşitli etkinliklerle anılmaya devam ediliyor. 2016 Yılın Yazar Yaşar Kemal etkinlikleri kapsamında bu defa iki şairin katılımıyla “Edebiyatta İzler ve Etkilerde Yaşar Kemal” başlıklı söyleşi düzenlendi. Haydar Ergülen ve Mahmut Temizyürek, lise öğrencilerinin katıldığı Akkılıç Kütüphanesi'ndeki söyleşide Yaşar Kemal’in eserleri üzerine sohbet etti.
Öğrencilerin katılımıyla renklenen söyleşide konuşan Şair Mahmut Temizyürek “Yaşar Kemal bir ülkedir” dedi. Dünya kültür coğrafyasında Shakespeare, Homeros, Cervantes, Aragon, Sartre, Tolstoy ve Dostoyevski gibi dâhilerin ülkeleriyle özdeş görüldüklerini ifade eden Temizyürek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dışarıda ‘hangi ülkedensiniz’ sorusuna ‘Türkiye’ dediğinizde ‘Nazım Hikmet’in ülkesi, Yaşar Kemal’in ülkesi’ diyeceklerdir. Hatta kahramanlarını da hatırladıklarını belli edip ‘İnce Memed’in ülkesi’ diyeceklerdir. Türkiye, dünyanın kültür coğrafyasında bu kimliklerle kodlanmış bir ülkedir.”
Yaşar Kemal’in yaşam öyküsünden ayrıntılar aktaran Temizyürek, başta İnce Memed olmak üzere, Yer Demir Gök Bakır, Orta Direk, Demirciler Çarşısı Cinayeti, Binboğalar Efsanesi gibi yapıtların Yaşar Kemal’in yaşam öyküsü ile birlikte değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Yaşar Kemal’i “destancı” olarak nitelendiren Temizyürek, “Bu kültürel coğrafyada sözlü edebiyatı yazılı edebiyatla buluşturup birleştirdi. Bir Ada Hikâyesi’nde, yaşamı boyunca yazdığı tüm kahramanları yeniden bir arada görebilirsiniz. Ortadoğu’nun, Balkanlar’ın, tüm halkları, Türkler, Kürtler, Ermeniler, Yahudiler, Araplar dilleriyle, çocuklarıyla oradadırlar. Bütün insanlık tarihi muhteşem bir gerçeklikle, destansılıkla orada bir araya gelir. İşte sözlü kültürden yazılı kültüre geçerken böyle bir mucizeye sahip oluyor Türkçe böylece, büyük bir zenginlik bizim elimize doğuyor. Bunun kıymetini bilelim.” dedi.
“Yaşar Kemal son şaman şairdir”
Şair Haydar Ergülen de Yaşar Kemal’in sadece yazdıklarıyla değil kişiliğiyle de kendisini izleyen kuşakları derinden etkilemiş yazarlardan olduğunu söyledi. Yaşar Kemal, Nazım Hikmet, Orhan Kemal, Sabahattin Ali, Aziz Nesin gibi yazarların, şairlerin bütün ülkeler, bütün cumhuriyetler için önemli olduğunu ifade eden Ergülen “Bugün yokluklarını kuvvetle hissetmemiz bundandır” dedi.
Ergülen, dünyanın Türkiye’yi Yaşar Kemal’in, Nazım Hikmet’in ülkesi, Yaşar Kemal’in romanlarını, Nazım Hikmet’in şiirlerini yazdığı kültür çevresi olarak tanıdığını belirterek, “Yaşar Kemal, Nazım Hikmet, günümüzde Orhan Pamuk Türkçe’nin dünyadaki temsilcileridir. Onların sayesinde Türkçe dünyada varlığını duyuruyor, başka dillere çevriliyor, başka halklar tarafından keşfediliyor” diye konuştu.
Mahmut Temizyürek’in Yaşar Kemal’e “destancı” dediğini hatırlatan Ergülen, “Evet destancıdır, ama yalnızca destancı da değildir. Yaratılış büyüsünü taşıyan, onunla efsunlanmış ve kabile kabile tüm kâinatı, büyünün gerçek, gerçeğin büyü olduğuna inandırmış şamandır’ diyebiliriz. O, şamanlık geleneğini sürdürmüş son şamandır. Aynı zamanda şairdir. Dolayısıyla son şaman şairdir diye düşünüyorum. Bizler en çok şiir konusunda çabalarız, anlamak için çabalarız, tam anlayamayız, tam anlamamız da gerekmez ama çaba belki de o anlayışın karşılığıdır. Yaşar Kemal de bir şaman olarak bunu aktarmaya açmaya çalışan modern çağa ışınlanmış, romancı kılığına bürünmüş bir şairdir” ifadelerini kullandı.