haber

Kemal Selçuk Nilüfer’de okurlarıyla buluştu

Son kitabı Cemiyet Kaçkını ile Bursa’da yaşanan bir kurguyu anlatan yazar Kemal Selçuk, Nilüfer Belediyesi tarafından düzenlenen Edebî Kazılar söyleşinde yazın hayatını paylaştı. Nilüfer Belediyesi Akkılıç Kütüphanesi’nde gerçekleştirilen söyleşide Kemal Selçuk, Hakan Akdoğan’ın sorularıyla yazarlık süreci ve kitapları üzerine sohbet etti. Söyleşiye, yazma serüvenini anlatarak başlayan Selçuk, ilkokul 4’üncü ve 5’inci sınıftayken çizgi romanlara duyduğu ilgiyi anlattı. Yazarın en büyük hazinesinin, çocukluğun düş ülkesine yaptığı yolculuklar olduğunu söyleyen Kemal Selçuk, “Yazma serüvenim 4 ve 5’inci sınıfta okuduğum çizgi romanlarla başladı. Onlar benim hayal dünyamı geliştirdi. Beyaz kâğıdın üzerine çizgi romanlar çizer ve diyaloglar yazar, onları arkadaşlarıma verirdim. İlk okuyucu kitlem arkadaşlarım oldu. Daha sonra Agatha Christie romanları okumaya başladım. O romanlar benim hayal dünyamın gelişmesine katkı koydu. Liseden sonra babamın da yönlendirmesi ile kısa öykü yazmaya başladım. Sait Faik ve Orhan Kemal okuyarak o türe yöneldim. 1990’dan 1998’e kadar kısa öyküye yoğunlaştım. Çok yazmış olsam da tatmin edici şeyler yazamadım. 1999 ile 2002 yılları arasında artık meyveleri toplamaya başladım. Yazdığım 22 öyküyü Ağaç Adam kitabımda topladım” dedi.


Yazmanın insanı farklı türlere yönelttiğini belirten Selçuk,”İlk olarak Ağaç Adam’ı yazdım. Ağaç Adam’ın ardından da kısa öyküye devam ederim sandım ama yazmak beni başka bir yöne çekti. Uzun öykü yazmaya başladım. Hâlâ kısa öyküye dönesim var. Kısa öyküyü şu an denemiş olmama rağmen yazamıyorum” ifadelerini kullandı.


“Yazar aslında kendisini yazar”
Yazarların aslında kendilerini yazdığını savunan Kemal Selçuk, “Yazarlar karakterleri yaratandır. Kendi düşüncesini, dolayısıyla kendisini yazar. Karakteri, yazar yaratır. Sonrasında okuyucuya bir davet sunulur. Okur-yazarın yolculuğunu böylelikle kabul etmiş olur. Yazar metinler arası iletişime açık olmalıdır. Böylelikle çok iyi bir kitap ortaya koyulabilir. Başka yazarlardan beslenmedikçe iyi bir ilerleyiş sergileyemezsiniz” dedi.


Cemiyet Kaçkını kitabından da söz eden Selçuk karakterleri yaratma sürecine de değindi. Kahramanları yaratırken kurmaca karakterlerin üzerine çıkmayı sevmediğini söyleyen Kemal Selçuk, “Metin sonunda ilerleme kaydedeceksem kahramanların dönüşümüne önem veririm. İkilik yaratmayı ve zıt kutuplar yaratmayı seviyorum. Çünkü gerçek hayatta da ikiliğe mahkumuz. Metnin kendi gerçekliğinin dışına taşmamayı tercih ediyorum. Bu kitapta karakterleri yaratırken kimseye kızgınlığım olmadı. Çok iyi gözlem yaparım ve yaptığım gözlemler sonucu Oğuz ve Kerim karakterlerini yarattım” ifadelerini kullandı.