Nilüfer Belediyesi ve Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü”nde yine sessiz kalmadı. FSM Bulvarı’ndaki Nilüfer Kent Konseyi önünde toplanan grup, ellerinde ‘Sesiz Kalma’, ‘Erkek devlet şiddetine son’, ‘Kadına, çocuğa uzanan eller kırılsın’ yazılı dövizlerle sloganlar atarak yürüdü. Nilüfer Belediye Meclisi’nin kadın üyelerinin de katıldığı grubun yürüşüne çevredeki vatandaşlar da destek verdi. Geniş katılımlı yürüyüş Üç Fidan Gençlik Parkı’nda son buldu. Yürüyüşün ardından Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Cevriye Coşkun Kayış, kadınlar adına basın açıklaması yaptı.
“SADECE EKİM AYINDA 20 KADIN VE 2 ÇOCUK ÖLDÜRÜLDÜ”
Her yıl tüm dünyada çeşitli etkinliklerle kadına karşı şiddete dikkat çekilen 25 Kasım’da, Nilüfer'i turuncuya boyadıklarını ifade eden Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Cevriye Coşkun Kayış, “Kadın özgürlüğü ve eşitliğinden bahsediyorsak kadına yönelik her türlü erkek şiddeti ile duygusal, cinsel, sözel, fiziksel, ekonomik şiddetle mücadele olmazsa olmazımız. Çocuğa, doğaya, hayvana yönelik yapılan tüm şiddet eylemlerinin karşısındayız” diye konuştu. Verdiği rakamlarla da kadına ve çocuklara yönelik şiddetin boyutlarına dikkat çeken Kayış şöyle devam etti. “ 2018 yılı Ekim ayında erkekler, 20 kadını ve iki çocuğu öldürdü, dört kadına tecavüz etti, yedi kadını taciz etti, en az 93 kadına zorla seks işçiliği yaptırdı, 27 kız çocuğuna ve bir oğlan çocuğa cinsel istismarda bulundu. Erkekler 2018’in ilk on ayından beri ise, en az 336 kadın ve 12 çocuk öldürdü, 54 kadına tecavüz etti, 169 kadını taciz etti, 468 kadına zorla seks işçiliği yaptırdı, 306 kız çocuğuna cinsel istismarda bulundu, 341 kadını yaraladı.Toplum ve devlet marifetiyle beslenen erkeklik, yüzlerce kadının hayatını mahvetmeye, yaşam hakkını elinden almaya devam ediyor.”
“ÖNCE KADINLAR İŞTEN ÇIKARILIYOR”
Gittikçe artan kriz koşullarında en ağır faturanın da yine kadınlara kesildiğine dikkat çeken Kayış, “Eşit işe eşit ücret diye çıktığımız yolda, kriz bahanesiyle ilk işten çıkarılan kadınlar oluyor. Çocuklarımız, hayatlarımız ve haklarımız için yılmadan direneceğiz. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğine, ayrımcılığa, ataerkil toplumsal şiddete, aile içi şiddete, savaşa, militarizme, ırkçılığa ve milliyetçiliğe, faşizme karşı kadın dayanışmasını örüyor, sesimizi yükseltiyoruz. Her yanımızı saran, gündeliğimiz, normalimiz haline gelen/getirilen erkek şiddetine alışmıyoruz, susmuyoruz, itaat etmiyoruz” diye konuştu. Kayış’ın açıklamalarının ardından kadın cinayetlerine kurban gidenlerin anısına pankartlarla temsili bir anıt oluşturuldu. Anıtı oluşturan pankartlarda yıllara göre şiddete kurban giden kadınların isimleri yer aldı. Etkinliğin son bölümünde de iki atölye düzenlendi. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Atölyesi’nde Sosyolog Merve Yalçınkaya kadınları bilgilendirirken, Gerçekler ve Mitler Atölyesi’nde de Bursa Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Avukat Nazlı Ceren Şendoğan yer aldı.